CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz CHP il ve Merkez İlçe Örgütünü ziyaret etti. Kongreler sonrası Kurultay süreci ve TBMM Çalışmaları nedeniyle İl ve İlçe Başkanları olarak seçilen Sayın Nejat Önder ve Celal Karakaş İl ve İlçe yönetimlerine hayırlı olsun ziyareti gerçekleştirememiştim.
Kendilerini hem tebrik edip hem de hayırlı olsun dileklerimi ilettim. İl ve İlçe Başkanlarımız İl ve İlçe Yönetim Kurulu üyelerimizle bir araya gelerek, ülkemizde cereyan eden gelişmeleri değerlendirdik. İl ve İlçe Başkanlığında gerçekleştirdiğimiz buluşma esnasında partimizin son günlerdeki olaylara bakış açısını anlatarak ülkenin iyi yönetilmediğini, bugün ülkeyi yönetme iddiasında olanların tek arzularının kendi gelecekleri olduğunu anlattık.
Atatürk'ün Yurt ‘ta Sulh Cihan'da Sulh ilkesini adeta unuttuklarını bu yüzden dış politikaya kaosu körükleyecek politika yürütüldüğünü belirttik. Terör örgütleriyle kol kola başlattıkları sürecin geldiği nokta her gün şehit haberleri ve patlayan bombalardır. Ülkemizde patlayan bombalar yüzünden Ortadoğu ülkelerine benzemeye başlamanın Türkiye Cumhuriyeti Devletine yakışmadığını fakat algının böyle şekillenmeye başladığını da artık görmek gerektiğini belirttik.
İnsanlarımız zor koşullarda yaşamlarını idame ettirmeye çalışırken milletin asıl meseleleri ile meşgul olunamadığını ülkenin enerjisinin heba edildiğini ifade ettik. TBMM çalışmalarım hakkında ve Çanakkale olarak karşı karşıya kaldığımız Planlı Termik Santral Cinayetleri ile ilgili olarak örgütümü bilgilendirdim. Karşılıklı bir sohbet havasında gerçekleştirdiğimiz toplantımız oldukça verimli geçti. Ülke gündemine ilişkin düşüncelerimizi ifade ettik. Son günlerin moda tartışması başkanlık konusundaki gelişmeleri ve TBMM Grubunun dolayısı ile partinin sürece nasıl baktığını yöneticilerimizle paylaştım.
TBMM Anayasa uzlaşma komisyonu sürecine değinerek gelişmeler hakkında bazı açıklamalarda bulundum. CHP’nin Anayasa Değişikliği noktasındaki yaklaşımı üç ana noktada özetlenebilir. 1) Anayasa ile darbe hukuku ve onu tahkim eden mevzuat birlikte ele alınıp darbe hukukundan arınacak bir çalışma yapılması gerekir. 2) Anayasanın ilk dört maddesinde ifadesini bulan kurucu ilkeleri tartışmayız. 3) Hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığını esas alan parlamenter sisteme dayalı bir anayasa çalışması yapılmalıdır. Bu üç sorun ön sorundur.
Bunları başlangıçta çözmeden yapılacak bir çalışma sonuç almaya dönük değil, zamana oynayan bir çalışma olur. Özellikle 24. Dönemde kurulan Uzlaşma Komisyonu 25 aylık bir çalışma yapıp altmış maddede anlaştıktan sonra AKP’nin başkanlık sistemi önerisi nedeniyle masayı dağıtması üzerine tamamlanamamıştır. AKP dışındaki üç parti parlamenter sistemde anlaşmışken AKP’nin başkanlık sistemi ısrarı o süreci bozmuştur. Şimdi de aynı ısrarı devam etmektedir. AKP hem karar almak için tam mutabakat şartı aramakta, hem de çalışmanın 30 Haziran 2016 tarihine kadar tamamlanması şartını öne sürmektedir. Başkanlık sistemi ısrarı açıktır. Bu konuda mutabakat olmayacağı tecrübeyle sabittir. Çünkü niyetlerinin yeni Anayasa yapmak olmadığı, Başkanlık olduğu çok açıktır.
Bir kişinin geleceğini garanti altına alma çabalarıdır. AKP’nin 30 Hazirana kadar bir mutabakat sağlanacağı hususunda samimi inancı olduğunu kabul etmek en iyimser ifadeyle aşırı iyimserlik olur. Bir taraftan Cumhurbaşkanı Anayasaya aykırı olarak Bakanlar Kurulunu iki ayda bir olağan olarak toplayacağını ifade ederek yeni bir fiili durum ilan etmiştir. Böyle bir süreçte komisyonun çalışamayacağı ortada iken milleti oyalamanın Cumhuriyet Halk Partisi açısından hiçbir haklı gerekçesi olamazdı bu nedenle görüşlerimizi ifade ederek kamuoyu ile paylaşıyoruz. 24. dönemde üzerinde uzlaşılan maddeleri geçirelim önerimizde kabul görmediği gibi, Sonuçta Meclis Başkanı Komisyonun bundan sonra çalışamayacağını ve sona erdiğini ilan etti. Öyle kamuoyunda yaratılmak istendiği gibi CHP Komisyonu terk etmedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: