Diyabet Deyip Geçmeyin
Diyabet Deyip Geçmeyin
Yayınlanma :
13.11.2015 14:00
Güncelleme :
13.11.2015 14:00


Bursa Halk Sağlığı Müdürü Dr. Özcan Akan, diyabet hakkında farkındalığın arttırılması ve öneminin vurgulanması amacıyla her yıl 14 Kasım’da kutlanan ‘Dünya Diyabet Günü’ hakkında açıklamalarda bulundu. Diyabetin insülin hormonunun yokluğu veya yetersiz olması durumunda bir hastalık olduğunu dile getiren Dr. Akan, “Her yıl dünyada 8 ile 14 milyon insan diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, kanser ve kronik solunum yolu hastalıkları gibi diğer kronik hastalıklar sebebiyle hayatını kaybetmektedir. Obezite ve fiziksel aktivitenin azalmasıyla birlikte gelişmiş ve gelişmekte olan toplumların tümünde özellikle diyabet görülme sıklığı da hızla artmaktadır. Birçok ülkede ölüme sebep olan hastalıklar içerisinde diyabet beşinci sırada yer almaktadır. Yetişkin diyabetlilerde, diyabetli olmayan yaşıtlarına kıyasla kardiyovasküler olay riski 4 kat daha yüksektir. Bunun yanında diyabet, böbrek bozuklukları, kalp-damar bozuklukları, beyin damar bozuklukları, göz bozuklukları, kemik kaybı, cinsel sorunlar, sinir hasarları ve diyabetik ayak gibi sağlık sorunlarına sebep olmaktadır. Diyabet, körlüğe sebep olan ilk üç hastalık içinde yer almaktadır ve kronik böbrek yetersizliği sebeplerindendir” dedi.
Diyabetin çeşitli türleri olduğunu belirten Dr. Akan, “Tip 1, Tip 2, gebelikte ortaya çıkan diyabet ve başka hastalıklar sonucu gelişen diyabet olmak üzere farklı diyabet türlerinden bahsedilebilir. Tip 1 diyabet daha çok çocuk ve gençlerde görülür. Toplumda en sık rastlanan diyabet türü Tip 2 diyabettir. Genellikle 40 yaş sonrası ortaya çıkması, ortaya çıkışının yavaş ve sinsi olması ve ortaya çıkmadan önce 10-15 yıl kadar bulgu vermeyen gizli diyabet dönemi varlığı Tip 2 diyabeti önemli kılmaktadır. Yakın aile bireylerinde diyabet öyküsü olanlar, kalp-damar hastalığı bulunanlar, obez kişiler, hipertansiyon hastaları, kan yağları yüksek olan kişiler, Tip 2 diyabet açısından risklidir” ifadelerini kullandı.
Vücut kitle endeksine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Akan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeterli ve dengeli beslenmeye dikkat edilmelidir. Şeker gibi basit karbonhidratlar günlük enerinin yüzde 10’unu aşmamalı, yağ ve tuz gereksinimimiz kadar alınmalı, fazlasından kaçınılmalıdır. Fiziksel olarak aktif olunmalıdır. Düzenli olarak egzersiz yapılarak insülin direnci azaltılmalı, şişmanlık önlenmeli, strese karşı dayanıklılık artırılmalı ve kalp hastalığı riski azaltılmalıdır."
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: