İzasad Mesleki Ve Teknik Eğitim Bakanlığı’nın Kurulmasını Önerdi

Türkiye’de gerçekleşen veya gerçekleşmesi öngörülen, sosyal, ekonomik, sanayi, kültürel gibi konularda araştırmalar yapan İzmir Aliağa Stratejik Araştırmalar Derneği (İZASAD), Mesleki ve Teknik Eğitim Bakanlığı kurulmasını önerdi.
Türkiye’nin son yıllarda sanayi alanında büyük gelişmeler kaydettiğini, bu gelişmelere paralel olarak sanayi sektöründe nitelikli ara eleman iş gücüne olan ihtiyacın arttığını raporlayan İZASAD, ortaöğrenimde meslek eğitimlerine verilen önemin arttırılmasını, hatta Mesleki ve Teknik Eğitim Bakanlığı’nın kurulmasını önerdi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2013 yılı Ortaöğretim İzleme ve Değerlendirme Raporuna göre, Türkiye nüfusunun yaklaşık üçte birinin 18 yaşının altında olduğunu söyleyen İZASAD Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Keskinoğlu, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü’nün ortaöğrenimdeki okullaşma oranının sınırlı düzeyde arttığını belirtti. 2012-2013 eğitim öğretim döneminde yaklaşık 4 milyon öğrencinin yüzde 47,6’sının ortaöğretim genel müdürlüğü, yüzde 42,4 ’ünün mesleki ve teknik eğitim genel müdürlüğü, yüzde 10’unun ise din öğretimi genel müdürlüğü bünyesindeki programlarda eğitim gördüğünü de ifade eden Keskinoğlu, söz konusu durumun oluşmasında talep ve arz yönlü politikaların etkili olduğunu söyledi. Keskinoğlu, "Türkiye’nin eğitim konusunda yapmış olduğu politikaların eksikliğinden kaynaklanan bir sonuç olarak, eğitime başlayan her 100 öğrenciden 10-12’si üniversiteyi bitirebiliyor ve geride kalan %90 civarındaki gencimizin büyük bir kısmı ise mesleki beceriden yoksun olarak hayata atılıyor” dedi.
"EĞİTİMLİ NÜFUS, VASIFLI ARA ELEMAN NÜFUSUDUR"
Üreten ekonomi için nüfusun doğru ve etkin şekilde kullanılması gerektiğini ifade eden Keskinoğlu, "Üreten ekonominin en çok aradığı eğitimli nüfus vasıflı ara eleman nüfusudur. Bu görevi yerine getirebilecek eğitim değerlerimiz ise mesleki eğitim kurumlarımızdır. Ülkemizde bulunan ekonomik nüfusun etkin ve verimli olarak kullanılması adına kurulmuş olan fakat bir türlü hak ettiği toplumsal, sosyal, ekonomik, siyasi ve politik desteği bulamayan, teknik ve endüstri meslek liseleri, mesleki ve çıraklık eğitim merkezleri, meslek yüksekokulları, teknik eğitim ve teknoloji fakülteleri bulunmaktadır. Bu eğitim yuvaları aslında, gelişmiş ülkeler arasına girme adına bizler için stratejik bir fırsat ve değerdir. Bugünkü mesleki eğitim kurumlarımız üreten ekonominin ihtiyacını karşılama yetkinliğini sağlayabilmede ciddi sorunlar yaşamaktadır. Mesleki eğitimin kurumlarımızın ihtiyacı karşılama yetkinliğini artırma yönünde yapılacak her çalışma ülkemizin geleceği yapılmış en büyük yatırım olacaktır" şeklinde konuştu.