Çanakkale Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğine bağlı Çanakkale Devlet Hastanesi Uzman Psikolog Necip YILDIRIM bu gün Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) Sınavına girecek öğrenciler için şu açıklamaları yaptı.
En değerli varlıklarımız olan çocuklarımızın sağlıklı ve mutlu olmaları ebeveynler için en önemli hazinedir. Çocuklarımız gelişim aşamalarında pek çok zorlu dönemden geçmektedir. Özellikle ergenlik dönemi çocuklarımızın fizyolojik ve duygusal olarak, hızlı ve yoğun değişimler yaşadığı önemli bir süreçtir. Çocuklarımız bu süreçte çeşitli psikososyal değişkenlerle mücadele ederken bir yandan da geleceklerini şekillendiren önemli adımlar atmakta, pek çok sınava girmektedir. Sınav olgusu, beraberinde çocuklarımızın başa çıkmayı öğrenmeleri gereken sınav kaygısı kavramını gündeme getirmektedir.
Sınav kaygısı, genel olarak, öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygı olarak tanımlanabilmektedir. Günlük yaşamda kaygı, bireylerin motivasyonunu, dikkat ve konsantrasyonunu arttırarak problemlerle başa çıkmasında yardımcı olan önemli ve doğal bir kavramdır. Ancak çocuklarımızın sınava yüklediği anlamlar, sınavla ilgili zihinsel temsilleri, sınav sonrası duruma ilişkin atıfları sınav kaygısını arttırabilmektedir. Bu durumda, çocuklarımız için faydalı olabilecek kaygı olgusu, beklenenin aksine bozucu bir etkiye sahip olabilmektedir. Sınav kaygısı fizyolojik, duygusal ve zihinsel olarak pek çok olumsuz etkide bulunabilir. Huzursuzluk, endişe, tedirginlik, sıkıntı, başarısızlık korkusu, çalışmaya isteksizlik, mide bulantısı, taşikardi, titreme, ağız kuruluğu, iç sıkıntısı, terleme, uyku düzeninde bozukluklar, karın ağrıları vs. bedensel yakınmalar, dikkat ve konsantrasyonda bozulma, özgüvende azalma, yetersizlik ve değersizlik duyguları sık görülen belirtilerdir. Aynı zamanda gerçekçi olmayan düşünce biçimleri, fonksiyonel olmayan otomatik düşünceler (“Bu sınavda başarılı olamayacağım”, “Sınav kötü geçecek” vb) kaygının oluşmasında en önemli süreçlerdir. Sosyal çevrenin beklentileri ve baskısı da kaygının oluşmasında veya olumsuz pekişmesinde önemli bir etkendir.
Sınav kaygısı ile başa çıkmak için kaygıyı tanımak ve onunla mücadele yollarını öğrenmek önemlidir. Öncelikle sınava yönelik işlevsel olmayan inanç ve tutumlar, düşünce kalıpları belirlenerek bunların yerine sağlıklı alternatif düşünce biçimleri oluşturulmalı (“Yapabileceğimin en iyisini yapacağım”, “Başarısız olursam, bu tembel ve beceriksiz olduğumu göstermez. Daha fazla çalışmam gerektiği anlamına gelir” gibi), gevşeme ve nefes egzersizleri uygulanılarak kaygı ile başa çıkma stratejileri belirlenmelidir. Gevşeme egzersizleri kişinin kasılma ve gevşeme arasındaki farkı anlayarak bedenini rahatlatabilmesinde oldukça faydalıdır. Nefes egzersizleri ise doğru nefes almamızı sağlayarak kaygı ile başa çıkmada önemli bir etmendir. Özellikle sınav öncesinde ve esnasında uygulanabilecek pratik gevşeme egzersizlerine örnek vermek gerekirse; Baş bölgemizde, özellikle alın ve kafatasında bulunan kasları 10 saniye gerip sonrasında tamamen rahat bırakmak ve bu süreçte kasılma ve gevşeme arasındaki farkı düşünmek oldukça işe yarayacaktır. Aynı şekilde yüz kasları, boyun ve omuz kasları, sırt kasları, kollar, karın bölgesi, bacaklar ve ayak parmaklarına kadar tüm vücuda yönelik bu kasılma ve gevşeme egzersizlerinin yapılması bireyin bedeninin rahatlamasına ve bedensel semptomların giderilmesine yardımcı olmaktadır. Özellikle sınav sırasında, yoğun sınav kaygısı nedeniyle bir anda bütün bilgilerin unutulması şeklinde ortaya çıkan zihinsel ketlenme, okuduğunu anlayamama, odaklanamama ve okuduğunu anlamakta güçlük çekme, sorulardan uzaklaşarak ilgisiz düşüncelerle meşgul olma durumları görülebilir. Bu durumda kalemi kağıdı bırakıp gözlerimizi kapatarak nefes egzersizleri yapmak faydalı olmaktadır. En pratik haliyle; Burnunuzdan 4’e kadar sayarak derin bir nefes almak ve nefesimizi 8’e kadar sayarak yavaşça ağzımızdan vermek oldukça işe yaramaktadır. Bu egzersizleri arka arkaya en fazla 5 defa yaparak ara vermek ve gerekli görülürse 5’li setler halinde tekrarlamak kişinin dikkatini toparlamasına yardımcı olabilmektedir.
Sınav kaygısını önlemek için düzenli bir uyku ve sağlıklı bir beslenme diğer önemli etmenlerdir. Sınavdan önceki gece uyku saatlerinin dışına çıkılmaması gerekmektedir. Normalden daha erken yatmak kişinin uykuya geçememesine ve daha fazla stres yaşamasına neden olabilmektedir. Ayrıca rahatsız edici yiyecek ve içeceklerden uzak durulması ancak doyurucu bir kahvaltı yapmak faydalı olmaktadır. Sınav sonrasında gösterdiği çaba nedeniyle çocuklarımızla keyif veren aktiviteler düzenleyebilirler.
Sınav kaygısı çocuklarımızı etkilemekle birlikte ebeveynler için de sorun oluşturabilmektedir. Genellikle aileler farkında olmadan kendi kaygılarını çocuklarına yansıtarak, sınav kaygısını olumsuz pekiştirebilmektedir. Bu nedenle aile üyeleri mümkün olduğunca dengeli yaklaşmalı ve sınırlarını belirlemelidir. Sınavı olduğundan da fazla önemli gösterip yüceltmek, yüksek beklentilerin olması ve sınavı yaşamın en önemli öğesi gibi algılamak ve bunu çocuğa yansıtmak sınav kaygısının oluşumunu veya artışını oldukça etkileyebilmektedir. Bu nedenle sınavla ilgili konuşmalarda özenli ve empatik olmak gerekmektedir. Sınav kavramını aşırı önemsemek, hiç önemsememek kadar olumsuz olabilmektedir. Çocuklarımızın “normal” bir iş yapıyor algısına ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu nedenle sürekli ve abartılmış biçimde “Sen başarırsın”, “Sen zaten en iyisini yaparsın” gibi ifadeler, beklenenin aksine çocuğun kaygısını arttırabilmektedir. Bu nedenle “Elinden gelenin en iyisini yapabilmen önemli” ve/ya “Yeterince çabaladın ve önemli olan bu” gibi ifadeler daha işlevsel olabilmektedir. Ebeveynlerin çocuklarına ne olursa olsun onları sevdiklerini, sınavın bir araç olduğunu ve önemli olanın gösterdiği çaba olduğunu belirtmeleri faydalı olacaktır. Bu bağlamda çocuklarımızı, diğer çocukların başarıları ile kıyaslamak özgüvenin zedelenmesine neden olup kaygıyı arttıracaktır. Bu nedenle ebeveynler gerçekçi beklentilere sahip olmalı ve destekleyici girişimlerde bulunmalıdır. Özellikle sınavdan sonra birlikte keyifli zaman geçirebilecekleri aktivitelerde bulunup çocuklarımızı çabalarından dolayı ödüllendirmek faydalı olacaktır.
Çocuğunuzun yoğun bir sınav kaygısı yaşadığını gözlemliyorsanız ve başa çıkmakta zorlandığını düşünüyorsanız, bir uzmandan destek almanız faydalı olacaktır.
Sınavda tüm çocuklarımıza başarılar dilerim
Yorumlar
Kalan Karakter: