Savcı Kaya’dan Paralel Açıklaması:

Bursa Cumhuriyet Savcısı Özgür Katip Kaya, paralel yapının istihbarat örgütü gibi çalıştığını ileri sürdü.
HSYK bağımsız eski adayı ve Bursa Cumhuriyet Savcısı Özgür Katip Kaya, adalet.org sitesindeki bu haftaki yazısında, paralel yapının özel hayata saygı, kumpas, mahremiyet saygı konusunda yapmış olduğu hukuksuzlukları yazdı. Gülen cemaatine bağlı memurların fikir ve işbirliği yaparak (yargı mensupları, polis, Adli tıp, TÜBİTAK) sahte delil ürettiğini ileri süren Savcı Kaya, yazısında, “Daha sonra birçok aydın, gazeteci, muhalif haksız yere tutuklanarak hukuku katlettiler. Cemaatin emrindeki bazı hakim ve savcılara ise ellerinden gelen desteği verdiler. Ama baskı altındaki bazı yargı mensupları, bunları izlemekle yetindiler. Gülen cemaati mensupları, insanların özel hayatlarını, tüm bilgi ve belgeleri özen topladılar. İstihbarat örgütlerinden daha dikkatli ve özenli çalıştılar. Asker, gazeteci, emniyet müdürleri, yargı mensubu, sendikacılar hakkında elde ettikleri özel bilgi ve belgeleri aleyhlerinde kullanmaktan çekinmediler. Yasal veya usulsüz yollarla elde ettikleri mahrem ve özel alandaki bilgi, belge ve fotoğrafları birer kumpas aracı olarak kulandılar. Genelkurmay Başkanı’nın terörist, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Başkomutanlık Karargahı’nın terör örgütü karargahı ilan edilmesi, hukuk ile izah edilmesi zor olan büyük bir haksızlıktır. Böylece milli bir ordu Türk Ordusu hukuk yoluyla linç kampanyasına kurban edildi” ifadelerine yer verdi.
Paralel üyelerinin çok ileri gittiğini bir parti liderlerini ve milletvekillerini gizli çekimler ile elde edilen seks kasetleriyle makamlarından ettiğini kaydeden Kaya, yazısını “Başbakana ima yoluyla şantaj bile yaptılar. Yargıdaki güç kullanılarak yapılan hukuk cinayetlerine tanıklık yaptık. Bazı siyasiler ve basınımız bunu kullanmaktan çekinmediler. Telekulak, kumpas, tehdit-şantaj yoluyla Ergenekon, Balyoz, Odatv, Casusluk, Poyrazköy ve daha birçok davada özel hayata müdahale, toplumda güvensizlik ortamı oluşturdu. Türk halkı bu haksızlığı yapan yargı mensuplarını ise affetmeyecektir” şeklinde sürdürdü.
Cemaat mensubu polis, savcı ve hakimlerin birlikte hareket ettiklerini belirten Kaya, yazısını “Emirleri adaletten değil cemaatten aldılar. Delil uydurmak, kumpas kurmak, gizli tanık ile birçok haksızlıklar yaptılar. Yargılama sırasında savunma hakkını kısıtladılar. Çeşitli kumpaslarla insanlara tuzak kurdular. Adil yargının işleyişini bozdular. Basın ve yayın yoluyla toplumu etkilediler. Bizler tarafsız ve bağımsız adil yargı mensupları olarak adaleti kullanarak yapılan haksızlıklara karşıyız. Yarınların bugünden daha adil olacağına da inanıyoruz” dedi.